Otizmli bireyler gün içerisindeki rutinlere karşı aşırı koruyucu yaklaşabilir veya rutinlerinin bozulması durumunda öfke nöbetleri geçirebilir. 2. Düzey veya 3. Düzey bulgulara sahip çocuklarda bu davranışa rastlama ihtimali artmaktadır.
Bu davranışlar bazen sınıfa girmeden önce başka bir sınıfın kapısına dokunma gibi bireyin hayat kalitesini çok etkilenmeyen davranışlar olabileceği gibi evinden okula giden yoldan başka bir yola asla girmeme gibi ciddi sorunlara yolaçabilmekte ve bireyin hayat kalitesini ciddi anlamda etkilemektedir.
Rutinler ile geçirilen süre arttıkça onlara olan bağlılıkta artmakta ve davranış giderek köklenmektedir. Hatta ülkemizde sürekli aynı matara dan su tüketen bir çocuğun matarasının kırılması ve aynı matarayı bir daha bulamamaları sonucu 1.5 ay sıvı tüketmeyip hastahaneye kaldırılması ve matarayı üreten firmanın bu durum üzerine tekrar aynı mataradan üretmesi ile sonuçlanan bir olay yaşanmıştır.
Yani bu davranışlar bugün olmasa bile yarın bizim hayat kalitemizi ciddi anlamda etkileyecek çözümlenmesi gereken sorunlardır. Rutin bağımlılığı ile ilgili yapılabileceklar arasında ilk sırada sistematik eğitim gelmektedir. Bireyin performansta bulunma çeşitliliği arttıkça, farklı ortam ve eylem genellemesi arttıkça tek bir davranış üzerine odaklanmayacak farklı davranışlar sergileyecektir.
Tek düze hayat formundan uzaklaşmak ve sürekli yeni aktivite ler yapmak etkili bir önleyici uygulama olarak kullanılabilir.